top of page

Abant'ta Aşk Başkadır

Herkescikler hayatını yaşarken ışınlanma odasını icat etmiş olmak pek de bir şey ifade etmiyor. E burası zaten seyahat blogu da değil. Ne yazmalıyım, nereyi yazmalıyım diye soruyorum kendime. Şöyle düzeltiyorum kendimi, "Şu an nerede olmak isterim? Ada ile nereyi deneyimlemek isterim?"


Çok uzaklara gitmeyelim bu sefer, çadırı Abant'ta kuralım.


İlk defa eşimle gitmiştik, evlenmeden önce. Hatta şöyle söyleyeyim, evlilik teklifi için oradaydık. Karların içinde çok güzeldi gerçekten. O kadar fazla kar vardı ve o kadar soğuktu ki arabanın dışında gezmemiz çok mümkün olmadı, teklif anı hariç.

Evet, Ada bu mevsimde üşüyebilir biraz oralarda ama gelecek ay hiç gidilmez, iyice soğumuş olur. Şimdi yapraklar dökülmüştür, eminim sarı yapraklar ilgisini çok çeker ve hiç sınırı yokmuşçasına alabildiğine koşar. Ayaklarımız büyüdükçe, varacağımız yerler hep daha uzak oluyor, belki de onlar da bizim koştuğumuz yere doğru koşuyorlar, kim bilir. Özgürlük, çocuklar için var, hep var olsun.


Göl kenarında bir sucuk ekmek yeriz herhalde. Paralel evrende bira da içebiliyorumdur belki. Ada kesin sucuğu ayrı, ekmeği ayrı yer. Sonra da tu tu diye dolaşır, hararetten.


Güzel yemek yerdik o zamanlar, geçen aya kadar hala yiyorduk da bugün gitsek, bolca yoğurt, bolca salata ve maksimum 2 porsiyon et yeriz, malum diyetteyiz.


Çoğu zaman mekanları, yaşadığım deneyimlerle hatırlıyorum. Her gittiğimde aynı hisleri yaşayacağıma inanıyorum, halbuki farklı zamanlarda, farklı insanlarız. Zaman sürekli değiştiriyor bir şeyleri. İlişkiler eviriliyor, kalabalıklaşıyoruz, yalnızlaşıyoruz, yanlış anlaşılıyoruz, bölünüyoruz, savruluyoruz; savrulduğumuz yeni yerlerde kök salıp yeni bizleri büyütüyoruz. Kırılıp, savruldukça ilk bütünlük halinden uzaklaşıyoruz.


Yazımı, otelin şöminesinin başında, kahvemi içerek sonlandırıyorum, tabii ki diğer elimle ateşe koşan kızımı durduruyorum. Konu biraz dağınıktı bu sefer. Umarım keyifle okunmuştur.


Sevgiler.









8 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

29 Ekim 1923

Roma

Yazı: Blog2 Post
bottom of page